Hürriyet muharriri Ertuğrul Özkök, bugünkü “Bir yandan güzel olsun birkaç dosta birkaç soru” başlıklı yazısında, Danıştay’ın Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesine müsaade verdiği kararını yazdı.
Özkök, iktidara, Danıştay’a, muhalefete ve iktidara yakın açıklamalarıyla tanınan Abdulkadir Selvi’ye sorular yönelterek; “1453’ten beri üzerinde daima bayrağımız dalgalanan İstanbul ve Türkiyemizin, bize, Türk milletine ilişkin olduğunu kendimize ispat etmemiz için, dalgalanan o bayraktan daha şanlı hangi sembole gereksinimimiz var ki…” tabirlerini kullandı.
İŞTE ÖZKÖK’ÜN ERDOĞAN’I KIZDIRACAK O YAZISI
Ayasofya 86 yıl sonra tekrar camiye dönüştürülüyor.
Bu yazıyı yazdığım saatlerde Danıştay şimdi kararını açıklamamıştı.
Lakin kararı üç günden evvelden sızdırılmıştı. Birçok zaviye müellifi bunu kesin lisanla yazdı.
Ben o denli düşünmüyorum lakin inşallah memleketimiz için iyi bir karar olmuştur…
*
Bu kararla ilgili aklıma takılan birtakım sorular var…
Muhatapları ile yüz yüze gelip bizden farklı kimsenin duymayacağı samimi sohbetlerde sormak istediğim birtakım sorular…
MESELA DANIŞTAY ÜYELERİNE: Açıkçası ne karar aldığınızı tam anlayamadım. Fakat asıl merak ettiğim, bu kararı sahiden iç rahatlığı ile mi aldınız? Konutta ailenizle, çocuklarınızla, torunlarınızla konuştuğunuzda size neler dediler? Siz onlara ne dediniz?
*
MESELA AKP’LİLERE: Siz, bu memleketin mütedeyyin, makul kişileri… Bu karar hakkında sahiden ne düşünüyorsunuz?
*
MESELA CHP VE GÜZEL PARTİLİLERE: “Hükümetin kararıdır, alsın kararı” deyip kenara çekildiniz… Velev “Cesaretiniz varsa değiştirin” manasına gelecek provokatif bir üslup benimsediniz…
Pekala ailelerinizle çocuklarınız, torunlarınızla bir araya geldiğinizde ne dediler size? Siz ne yanıt verdiniz?
“Merak etmeyin nasılsa yapamazlar mı” dediniz…
Lakin bilin ki, bu kararın altında sizin de imzanız var…
*
MESELA ABDULKADİR SELVİ’YE: Dün, “Bu kararla Ayasofya aslına dönüştürülmüş oluyor” diye yazdın.
Bu durumda “Dün, Kordoba’daki camiyi kiliseye dönüştüren İspanyollar da bu mabedi aslına mı dönüştürmüş oldular?”
“Yarın İsrail hükümeti Kudüs’teki Hazreti Ömer Camisini sinagoga çevirmeye kalkarsa ne yanıt vereceksin?”
“Ama Hazreti Ömer Kutsal Kıyamet Kilisesi’ni camiye çevirmemişti…”
Artık bunu diyebilecek misin?
*
MESELA KENDİMİZE VE HEPİMİZE: Ayasofya’yı tekrar camiye dönüştürerek ne kazandık?
150 bin camimize bir cami daha mı…
*
Yoksa bir sembolü mü?
Öyleyse nedir o sembol…
1453’ten beri üzerinde daima bayrağımız dalgalanan İstanbul ve Türkiyemizin, bize, Türk milletine ilişkin olduğunu kendimize ispat etmemiz için, dalgalanan o bayraktan daha aziz hangi sembole muhtaçlığımız var ki…
*
Karar memleketimiz için güzel olsun…
Ancak içimde kalan şu duyguyu söylemeden de bitiremeyeceğim..
Keşke bu kararı hepimiz, içimizden geldiği üzere daha rahatça ve eldivensiz tartışabilseydik.
Ve keşke bunu, İstanbul’u işgalden kurtararak, tahminen de Sultanahmet’in, Süleymaniye’nin kiliseye dönüştürülmesine mani olan Atatürk’ün imzasını tartışarak yapmasaydık.
Cumhuriyet
