Prof. Dr. Melih Bulu, CNN TÜRK’te Ahmet Hakan ile Tarafsız Bölge programında açıklamalarda bulundu.
Bulu, “Öğrenciler çok netler. Argümanları şu; ‘Bizim sizin kişiliğiniz ile ilgili bir meselemiz yok. Fakat seçimle gelemediniz’ diyorlar. Bu türlü bir argümanları var. Ben seçimle gelmemiş birinci rektör değilim, 2016’dan beri rektörlerin hepsi benim üzere atanıyor” tabirlerini kullandı.
Bulu, “Bu protesto sizce organik bir protesto mu?” sorusuna ise şu karşılığı verdi; “Tepki bekliyordum evvelki rektörde de yaşanmıştı. Bizim kendi öğrencilerimizin kültüründen gelen bir protesto. Genelde rektör değişikliklerinde oluyor bu. Lakin maalesef benim durumumda diğer ögelerde devreye girdi bunlar tutuklananların kimliklerinden de muhakkak. Bu, Boğaziçi Üniversitesi’ne ziyan veriyor ve öğrencilerimiz bunu fark etti ve dış kümelerle bir ortaya gelmiyor. Biz bunu kendi içimizde daha rahat çözeriz diye düşünüyorum.”
Bulu, şu sözleri kullandı:
“Ben, sırtını dönen hocalarla yavaş yavaş konuşacağım. Açıkçası beni tanıyanlar orada yoktur diye düşünüyorum. O anda çalışıyordum. Ancak Boğaziçi’nin kültürü, isteyen sırtını döner isteyen elini sıkar.
ODTÜ’nün de bir kültürden dolayı ekol demek daha gerçek. Boğaziçi’nin de bir ekolü vardır. Türkiye’de ekolleri olan üniversiteler vardır. Eski üniversitelerin kendi içerisinde oluşturdukları uzlaşma taban olmuştur. Boğaziçi’nde bu türlü bir kültür vardır. Boğaziçi kültürü dediğimiz şey kurucu ekolünde tesiriyle insanların fikirlerin serbestçe söylediği karşındaki katılmıyorum dese bile lakin taban müştereklerde uzlaşmayı başarabilen bir kültür. İşi hengameye götürmeden uzlaşabilen bir kültür. Belirli kurallarla hareket edebilen adamına nazaran davranmayan bir kültür. Bunun birçok bu türlü gibisi bileşenleri var.
Olağan ki bir reaksiyon bekliyordum. Benden evvelki rektörde de misal şeyler oldu. İnsanların hepsinin meskeninde olmasının sebebiyle daha beklenin üstüne çıktı toplumsal medyada bilhassa çok yer aldı. Bu tip yansılar üniversite içinde kalırken pazartesi günü reaksiyonun dışarıdan da gelmesiyle Türkiye’nin gündemine oturdu. Dışardan çıktı reaksiyon artık kendi içerimizde hallederiz diye düşünüyorum. Bugün en azından benim konuştuğum öğrenciler Boğaziçiliydi ve bir sorun yoktu.
“TÜRK POLİSİNİ TEBRİK EDİYORUM”
İtiş kakış yapanlar Boğaziçililer değil dışarıdaki ögelerin içeri girmeye çalışmasında oldu. Polis inanılmaz bir acıtasyon olmasına karşın en ufak bir şey yapmadılar. Türk Polisini ben bir defa daha tebrik etmek istiyorum.”
Bulu, “Kapıya kelepçe takılması sizi rahatsız etti mi?” sorusuna ise “Bunun bir mantığı var ardında. Kapı kırılmış ve en kolay usul olarak bulmuşlar. Kapı insanların üzerine de devrilebilir. O kapının yanında yaya geçiş yolu var esasen. Kırılmış kapıyı tutmak için o denli bir tahlil üretmişler. Bunun öyküsü bu.”
Cumhuriyet
